Kişilik; bireylerin zihinsel, duygusal, sosyal ve fiziksel özelliklerinin süreklilik gösteren yönlerini ifade etmektedir. Kişilik, bireylerin doğuştan ve sonradan getirdiği özelliklerin bütününü temsil etmektedir. Çocukluk dönemi yaşantıları, bireylerin kişilik gelişiminde önemli bir yer tutmaktadır.
Somut Dönemden Soyut Döneme Geçiş
İlkokul döneminin sonlarına doğru somutlama becerileri gelişmiş olan çocukların soyut konuları kavrama becerileri de gelişmektedir. Karanlık, yükseklik gibi korkular bu dönemde görülen normal durumlar olsa da eskiye oranla daha azalma ve mantıksal süreçlerle açıklanma eğilimindedir. İzlenen dizi, film ve konuşmaların etkileri bu korkuları arttırabilmektedir. Bu durumda somutlama becerilerinin yapılarak resim çizme, hikaye kitaplarından yararlanma gibi etkinliklere yer vermeniz çocukların algılama becerilerini destekleyecektir. Gelişim süreçleri takip edilerek kaygı ve korkular üzerinde çalışmak için uzman desteği alabilirsiniz.
Okul Döneminde Sosyalleşme
Çocukların okul çağı ile birlikte sosyalleşmesi hem gelişmeleri hem de ek sorunları beraberinde getirmektedir. Sosyalleşme, toplumsallığın temelidir. Genellikle bu dönem çocukları hemcinsleri ile oyunlar kurmak istemektedir. İlkokul dönem sonlarına doğru karşı cinsle oyun kurma istekleri daha fazla artacaktır. Öncelikle karşımıza çıkan sorunlar “dışlanma ve akranlarla ilişki sorunları” olarak ifade edilebilmektedir. Pandeminin de etkisi ile uzun zamandan sonra sosyalleşmeye başlayan çocuklarımız iletişim kurma ve oyunlarda-etkinliklerde yönetimi kurmak isteme durumlarında sorunlarla karşı karşıya gelebilmektedir. Bu konuda bizlerin desteğine ihtiyaçları duymaktadırlar. Düşünme süreçlerine verdiğimiz destek, dürtü kontrollerinin sağlanmasına yardımcı olmaktadır. Mizah anlayışlarında gelişimin başlaması akranları ile eğlenirken onları kırmalarına neden olacak davranışlar göstermesine neden olabilir. Bu durumlarda eğlenirken diğerini kırmamak “zorba olmamak” üzerinde durulmalı ve empati becerisinin gelişmesine destek vermemiz gerekmektedir.
Anlaşılmışlığı Hissettirin
Okulda yaşanan sorunlar için çocuğunuzu evde dinlerken öncelikle istediği gibi kendini ifade etmesine izin verin. Ardından onu anladığınızı yansıtan ifadeler kullanın, örneğin “..... durumları seni çok üzmüş ve kızdırmış.” cümlesinde olduğu gibi durumu kısaca açıklayın ve duygularını yansıtın. Anlaşıldığını hisseden çocuk rahatlayacaktır. Yaşamın ilk yıllarında güven duygusunu kazanmış çocuklar okul yaşamlarında da kendi özgüvenlerinin gelişiminde daha sağlıklı adımları gösterebilecektir. Öğrenme ve iletişim kurma süreçlerinde adım atmaktan çekinmeyeceklerdir. Dinleme ve yansıtma süreçlerinin ardından “Bunu nasıl çözebilirsin beraber düşünelim.” diyerek kendi becerilerini kullanmasına destek olabilirsiniz. Ek sorunları ve gözlemlerinizi mutlaka bizlere iletiniz ve süreç takibinde işbirliği içinde olunuz. Sağlıklı günler dilerim.